TDK Yazım Kılavuzu: Orijinal Nasıl Yazılır?
Hadi, doğruyu söyleyelim; hepimiz Türk Dil Kurumu’nun (TDK) yazım kılavuzuna bir şekilde takıldık. Hatta bazen, “Orijinal” kelimesinin doğru yazılışını bulmak için harfleri bir araya getirmeye çalışırken kendimizi birer yazım gurusu gibi hissediyoruz. Ama gelin, bu konuda biraz eğlenelim. İzmir’den, 25 yaşında, sürekli espri yapan, ama her şeyin altını delice düşünen birinin gözünden TDK yazım kılavuzu nasıl bir şey olur? Hadi bakalım!
“Orijinal” Mi, “Orjinal” Mi?
Bir sabah, kahvemi alıp bilgisayarımı açarken, “Orijinal” kelimesinin doğru yazılışı hakkında bir soru geldi aklıma. Yıllardır yanlış yazmışım gibi hissettim. “Orjinal mi, orijinal mi?” diye düşündüm. Hemen TDK’ya daldım, tabii. İki dakika sonra doğru yazılış “orijinal” oldu. Hah, demek ki yazım kılavuzu böyle bir şey! Ama bir şey dikkatimi çekti: Bu yazım işini öğrenirken hep birilerini suçlayarak, “Hah, bak, benim gibi herkes de yanlış yazıyor,” gibi bir rahatlama arayışı var. Bu işin sırrı burada. Kendimizi kolayca kandırıyoruz!
İç Ses: “Sürekli doğru yazmaya mı takılacaksın, biraz eğlen!”
Neyse, yazım kılavuzuyla tanıştığımda ne olduğunu tam anlamasam da, en azından “orijinal”i doğru yazabildiğimi bildiğim için rahatladım. Ama sonra düşündüm; “Ya, yazım kılavuzunda ‘orijinal’ ve ‘orjinal’ arasındaki fark var ama ‘bunu bilmek gerçekten ne işe yarar?” Kendimi yavaşça Google’a doğru yönlendiriyorum ama TDK’dan şüphelenmeye başlıyorum, “Bu yazım kılavuzu her şeyi doğru söylüyor mu?”
TDK Yazım Kılavuzu: Bir Yaşam Felsefesi Gibi
Bunu düşünürken, yazım kılavuzunun bir yaşam felsefesi gibi olduğunu fark ettim. Çünkü, insan bir kelimenin doğru yazımını öğrenmek isterken, birdenbire daha derin bir anlam dünyasına düşebiliyor. Mesela, “görsel” kelimesini nasıl yazmam gerektiğini düşünüyorum, ama bu kelimeyi “görsel” mi yoksa “görselleştirilmiş” mi yazmalıyım? İşte tam burada, TDK yazım kılavuzu devreye giriyor ve senin kafanda bir karmaşa yaratıyor.
Sohbet: “Yani, ‘TDK’nın doğruyu yazma’ mantığını hala anlayamıyorum!”
Bunu soruyorum arkadaşlarıma, onlar da bana şöyle diyorlar:
Ben: “Ya bu TDK yazım kurallarında ne kadar doğru yazıyoruz ki? Herkes sürekli ‘z’ yerine ‘s’ kullanıyor.”
Arkadaşım: “Bunu sen de biliyorsun, yine de ‘kaydet’ diyorsun.”
Ben: “Evet ama yazımda hep bir yanlışlık var!”
Böylece gündelik hayatımda, TDK’nın yazım kılavuzunun önemini anladım ama yine de bazen mantıklı oluyorum; kimseyi zorlamaya gerek yok!
TDK Yazım Kılavuzu: Güçlü Bir Mücadele Alanı
Yazım kılavuzunun aslında hayatın her alanında bir etkisi var. Çünkü doğru yazmak, bazen insanın içindeki en büyük savaşı başlatabiliyor. Mesela bir gün, sevdiğin kişiye mesaj atarken kelimeyi doğru yazmak bir mücadeleye dönüşebiliyor. “Beni seviyor musun?” diye yazarken, “sevecek misin?” mi, “sevdin mi?” mi yazmalısın? Sonra TDK’yı açıyorsun ve “Bütün cümleyi mi doğru yazayım, yoksa sadece yazım kısmını mı?” sorusu aklına düşüyor. Çünkü bazen doğru yazmakla doğru iletişim kurmak arasındaki farkları görmek, zorlayıcı olabiliyor.
Sonuçta Orijinal Nedir?
Bütün bu karmaşadan sonra, bir noktada “orijinal” kelimesinin yazımının ne kadar önemli olduğunu sorguluyorum. Sonuçta, TDK yazım kılavuzu bir hayat tarzıdır ve bana göre her şeyin doğru yazılmasında bir amaç yok. Önemli olan, dilin doğru bir şekilde kullanılabilmesi ve insanların anlaşılabilmesidir. Hatta bazen yazım kurallarına takılmadan, daha özgürce yazmak daha önemli olabilir. Çünkü yazı, bir düşünceyi aktarmak kadar, duygu ve fikirlerin özgürce dolaşması için bir alan yaratmak demektir.
TDK’nın Sırrı: Yazarken Eğlen!
Bence en önemli şey şu: TDK yazım kılavuzu, kelimeleri doğru yazmayı bir alışkanlık haline getirmekle birlikte, buna takılıp kalmamalıyız. Eğlenceli olmalıyız! Yazarken doğru yazmak önemli, ama yazarken eğlenmek de bir o kadar önemli. Bir kelimeyi yanlış yazıp “ne var yani!” diyebilmek de özgürlüktür. Hadi hep birlikte, kelimeleri doğru yazarken, yazmak için hayatı da doğru yaşayalım!